29 Temmuz 2009 Çarşamba

Bir aslan miyav dedi...

Düşündü...

Kırmızı elbiseyle daha kadınsı olduğum bir gerçek. Ama bu renk beni olduğumdan çirkin gösteriyor. Hem seksi hem de çirkin olsam olmaz mı? Olmaz tabii salak mıyım neyim. Çirkin birşey hiç seksi gelir mi? Şurda duran kıza bak incecik. Ne giyse yakışıyor. Dudaklara bak Allahım. Ne renk ruj sürmüş o. Hımm. Öyle bir dudak yok ya. Kesin dolgunlaştırıcı kullanıyor. Bende şurdan çıkınca gidip bir tane alayım. Daha güzel durur bende orası kesin.

Söyledi...

- Heyy! Bakar mısınız? Bu elbisenin kalça kısmında potluk var. Defolu ürünleri neden normallerinin yanına koyuyorsunuz?
- Ben yardımcı olayım dilerseniz. Şöyle şurdan, hııhh oluyor. Göğüs kısmını tam yerleştirdiğinizde olacak. Mağazamızda defolu ürünler yer almıyor. Onları iade ediyoruz.
- Etmemişsiniz işte. Bu defolu.

Bir başka düşünüş...

Şuna bak. Koca kıçını elbiseye sığdıramadığı gibi bir de insanları aşağılıyor. O kadar yemeden önce düşünecek fırsatı olsa bu denli kabalaşmaz. Biraz daha konuşursa ben araya gireceğim de. Dur bakalım.

Söylediye dönüş...

- Madem defolu olduğunu düşünüyorsunuz öyleyse aynı modelin bir diğerini vereyim size hanımefendi onu deneyin. Olur mu?
- Ver bakalım.

Korktu...

Ben ne yaptım. Hay çenemin bağı kopsun! Şimdi o da olmayacak. Yemeyecektim işte o son lokmaları. Kola da içtim tabii o da şişlik yaptı. Yoksa bir kilo fazlam var. Ne çıkar ondan?

Gitti...

Of bulamasın ne olur! İnsana bir ağız tadıyla alışveriş yaptırmıyorlar. Defolu işte. Yoksa neden öylesine şekilsiz dursun ki? Şurdaki neden bana bakıyor öyle. Kıskanç şey. Tabi kuru kuru ne popo var ne meme. Çocuk reyonundan alsa bağırmaz o derece.

Bir başka söyleyiş...

- Bakar mısınız?
- Evet. Bana mı dediniz?
- Evet, siz. Üzerinizdeki elbise gayet güzel ve sorunsuz görünüyor.
- Yanılıyorsunuz, bence defolu.
- Ben yıllardır bu mağazadan alışveriş yaparım, samimiyetle söylüyorum ki asla defolu ürüne rastlamadım. Bence size uygun farklı bir çözüm bulmak lazım.
- Hay hay da, siz çalışan mısınız, müşteri mi ben anlamadım.
- Tüketiciyim. Genelde ben birşeyler tüketiyorum ama siz insanları öylesine tükettiniz ki müdahale etme gereği duydum.
- Ya?
- Ayrıca caddenin karşısında büyük beden kıyafetler satan bir dükkan var. Oraya giderseniz ne potluk olur ne bir şey...
- Siz çok kabasınız?
- Belki öyle ama burası kasaba değil. Siz de hanım ağa değilsiniz sanırım. İnsanları kendi kusurlarınız nedeniyle yormaya hakkınız yok.
- Sizin de bana karışmaya.
-

Sustu...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder