10 Eylül 2009 Perşembe

muhtemel 2009 raporu

2009 felaketler yılı olarak merhaba dedi. Nedense şaşmadı ve ısrarla kötü gitmeye devam ediyor. Güzelliklerden çok acıyı, nefreti hatırlatan olaylar kaldı zihnimde. Yıl sonuna kadar onlarcası birikir diye endişe içindeyim. Aklıma gelenleri yazayım dedim bende. Bakalım daha neler olacak.

Yılbaşı gecesi evde toplanan bir grup genç doğalgaz zehirlenmesi nedeniyle yaşamını yitirdi. Yetkililer suçu eski doğalgaz borusuna attı. Çıplaktılar dediler, çocuklarınızı sağa sola gönderirken dikkat edin dediler...

Taksim'de sinema önünde bekleyen genç kızın tepesine çerçeve indi. Neyse ki yaşamı sonlanmadı genç kızın. Kaza!! sonrası beyin fonksiyonları zarara uğradığı için yürüme güçlüğü yaşıyor, konuşma zorlukları, fiziksel yetersizlik gibi şikayetleri var... Fakat çerçevesi güvenlik önlemi alınmadan yerleştirilen bina hala en işlek ticaret merkezi olmayı sürdürüyor. Durumdan hafif cezai sıyrıklarla kurtuldu...

Bir baş bedenden ayrıldı. Çöpe atıldı. Aman anneler babalar kızlarınıza sahip çıkın olayın özeti haline getirildi. Baba medya tarafından parça parça kullanılıp çöpe atılırken, bilmem kaçıncı gündür hala aramalarına devam eden yetkililer sonuca yaklaştıkları konusunda ısrarcı... Evet katilin kim olduğunu biliyorlar. Çember daralmış. Daralıyor. Daral... Dar... Tıp!

Küçük bir kız çocuğunun ihbarı üzerine yakalan 50 yaş üstü sapık amcanın evi arandı. 250'ye yakın çocuk pornosu tespit edildi. Gözaltına alınan amca karakola götürülüp, kenarda sessizce beklerken "polisin bir anlık dikkatsizliğinden faydalanarak" 3. kattan aşağıya atladı.

Taksim'de bir turist bir lira vermediği için katledildi. Zanlı "Bugün canım bir Hristiyan öldürmek istedi, o nedenle yaptım" dedi. Bazı kendini dinsever zannedenler tarafından korunup, kollanmayı bekliyor...

Yağmur yağdı. Seller aktı. Şu an itibariyle 31 kişi artık nefes almıyor. Evi yıkılanlar, maddi kayıp yaşayanlar ve daha kötülerine Arap afet yetkilileri herşeyin geçeceğini fısıldıyor.

Olması olası olanları da yazalım da tam olsun bari!

Muhakkak olacakları...

Yılbaşı akşamı alınacak bütün güvenlik önlemlerine rağmen Taksim Meydanı yine ve yeniden sapıkların eğlence merkezi haline gelecek. Polis sayısı yine yetersiz olacak. Genç kadınlar arada tecavüz tehlikesi atlatacak. Önlem olarak önceden namuslu yurttaşların orada işi olmaz denilecek...

Gökten üç kurşun yağacak. Yönü, kimi belli olmayacak. Sadece ölenin adını bileceğiz.

Bir travesti cesedi çöplükte yanmış vaziyette bulunacak. Haberimiz bile olmayacak.

Cinnet getiren bir baba, evine hiç getirmediği mutluluğun hesabını önce ailesi, sonra kendi üzerinden ücretlendirecek...

Emeklilik yaşı 80'e çıkarılacak. Mezarda emeklilik hayali gerçek olacak. İlaç, maaş olarak gelmeyen destek mezartaşı ile ödenmiş olunacak.

Bir turist kadın yalnızca gülümsediği için erkeğe davetiye yollamış olacak.

Bit yazı.

.!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder